15 Ocak 2012 Pazar

Simurg’un Gözyaşları

‘Kendime Doğuşumun Güncesi’ adlı ilk kitabıyla beğeni kazanan Erkan Sarıyıldız, yeni yılda okuyucularını ‘Simurg’un Gözyaşları’ adlı kitabıyla buluşturuyor. Aralık ayında yayınlanan kitapta, Zümrüd-ü Anka efsanesini dört farklı hikaye içerisinde bizlere yeniden hatırlatıyor. “Bizler burada aslında sadece deneyim için var olan ruhlarız. Bedenlendiğimizde aslımızın ne olduğunu unutup sadece kılıfımızı kendimiz zannetmeye başlıyoruz” diyen Sarıyıldız, hikayelerinde okuyucuyu keyifli bir içsel yolculuğa çıkartıyor.


Kitabın konusu nasıl ortaya çıktı?

Simurg veya halk arasındaki bilinen adıyla Zümrüd-ü Anka beni her zaman etkilemiş bir efsanedir. Bu kuşa atfedilmiş birçok hikayeden en etkilendiğim yanıp küllerinden yeniden doğmasıdır. Bu hikaye aslında insanın içindeki öze ulaşmasının metaforu olarak alınabilir. İnsanın dünyadaki macerası sırasında önce dünyevi varlığından, onu buraya bağlayan maddesellikten soyunup yeniden doğması da küllerinden yeniden doğmasıdır bence. Kitabın içinde dört ayrı zaman diliminde, ortak noktaları cesaretleri olan kahramanlar da aslında aynı yolculuğu yapıyorlar.

Simurg Kuşu ile kesişen dört ayrı hikaye yaratmışsınız ve bunlar birbiriyle bağlantılı. Bilge bir kuş ve değerli bir taş çerçevesinde okuyucuyu ruhsal bir yolculuğa çıkartıyorsunuz. Ve insanın özüne ulaşabilmesi için “Bir şey pahalıya alınmazsa değeri anlaşılmaz” diyorsunuz. Kitabın en ilgi çeken yönü yine kendine, özüne ulaşmak için yaptığı yolculuk değil mi?

Kendimi bildim bileli sürekli gerçeğin bize söylenen gibi olmadığını, yaşamın daha yüce anlamlar içerdiğini düşünür oldum. Bu yüzden de uzun bir arayış ve yolculuk neticesi kendi sentezimi buldum. Kitabımda bu yolculuğun izleri mevcut. Hepimizin gerçek zenginliğin dünyevi maddesellikten kaynaklanmadığını bilmek için bunlardan vazgeçebilmeyi öğrenmemiz lazım. Bunu öğrenmek zaman zaman çeşitli fedakarlıklarda bulunmamızı gerektirebiliyor. Bu çabayı gösterdiğimizde kazandığımızın değerini daha iyi anlıyabiliyoruz.

Kitapta okuyucuya ruhsal yolculukta ‘Bilge olanın sözüne kulak vererek dünyevi zevklerle boşa vakit kaybetmeme’, ‘Büyük deneyimlerin ancak derin bir dibevuruşla anlaşılabilmesi’, ‘Hayallerine ulaşabilmek için hiçbir zorluktan çekinmeme ve vazgeçmeme’ gibi önemli ayrıntıları hatırlatıyorsunuz. Hikayelerin bunlardan başka ortak noktaları neler?

İlk hikayelerde her şeyi ardına alma, korkularıyla yüzleşmenin dönüştürücülüğünden bahsediliyor. Son iki hikayede ise ana tema affetmek. Son kahramanım Suna, affedebilmeyi deneyimlediğinde tüm kahramanlar saygı duruşuna durup önünde eğiliyorlar.

Kitapta akrabaları yada onların bile bilmediği ruhsal yönlerini besleyen insanlar ile şimdiki yaşamda bağ kuruyor karakterler… Kurguyu bu şekilde yapmanızın özel bir nedeni var mı?

Zaman aslında dünyevi bir yanılsama. Dün, bugün, yarın dediğimiz çizgisel zaman algısında olmayacağını düşündüğümüz şeyler, aslında herşeyin şu anda olduğu inancını algılamaya başladığınızda olabilir hale geçiyor. Ben herşeyin sadece şu anda gizlendiği inancındayım. Geçmiş de, gelecek de şu an mevcut. Romanımda yüzyıllar süren bir zaman dilimi içindeki her olgunun birbirini etkileyebilmesinin açıklaması bu. Burada dikey zaman algısını sunmak için bu kurguyu kullandım.

Kitapta “Bir amaca ulaşmak, kendini bulabilmek ve gerçeğe ulaşabilmek için bedeninden vazgeçme cesareti göstermek zorundasın. İşte o an yeniden doğabilirsin.  Yok olmayı bilmeden var olmayı bilemezsin” diyor Simurg Kuşu.  İnsanın özüne ulaşabilmesi için sizce mutlaka dibe vurmak mı gerekiyor?

Burada aktarmak istediğim dibe vurmuşluk değil. Bizi dünyevi yanılsamada tutan, kendimize dönmemizi engelleyen bağlardan sıyrılmadan gerçeğimize ulaşamayız. Bu süreç illa ki acılı olmak veya her yanımızdan kanlar akarak olmak zorunda değil. Aslında bu süreci zorlaştıran bizim maddesellikle olan bağımızın kuvvetliliği.

Karakterlere sordukları sorular rüyaları aracılığıyla geliyor. Bunun sebebi nedir? Rüyalarla ilişki kurabilme üzerine ne düşünüyorsunuz?

Her ortamın gerçekliğinin kendi içinde bütünlüğü olduğu, aslında yaşamın bizim gerçek halimizin rüyası olduğu düşüncesi içindeyim. O yüzden ben, rüyalarımızın kendi özümüzden bize mesajlar taşıdığını ve bu plandan aktarılanların farkındalığında olmamız gerektiğini düşünüyorum.

Önceki kitabınız ‘Kendime Doğuşumun Güncesi’ ile sizi tanıdık. Bu ikinci kitabınız. Seçtiğiniz konular ilgi çekici ve günümüz spritüel dünyaya ilgi duyan insanların bir solukta okuyabileceği nitelikte. Özellikle üzerinde durmak istediğiniz en temel unsur nedir kitaplarınızda?

Kitaplarımda insanın hikayesini aktarmaya çalışıyorum. Bizler burada aslında sadece deneyim için var olan ruhlarız. Bedenlendiğimizde aslımızın ne olduğunu unutup sadece kılıfımızı kendimiz zannetmeye başlıyoruz. Bu amneziden gerçeğimizi hatırlama  sürecinde romanlarımdaki kahramanların hikayeleriyle rehberlik yapmaya çalışıyorum.

Başka çalışmalarınız var mı yakında gerçekleşecek kitap çalışması yada tarihi belli olan seminerler gibi?

Yazı benim için bir tutku. Bir romanı yazarken daha, acaba bitince hangi kitaba başlayacağım diye içim içimi yiyor. Bir bağımlılık içine düştüm paniğindeyim. Şakası bir yana gerçekten bundan sonra yaşamım hep böyle sürecek gibi. Bu arada da benim çok büyük bir tutku ile  bağlı olduğum “Kendine Doğuş Sınıfı” projemde büyük bir keyifle sürüyor. İlk kitabımdaki kahramanım Vural’ın çıktığı basamakları gruplarımla beraber çıkıyor ve herkesin kendilerine doğmalarına rehberlik yapmalarına çalışıyorum.


kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Etiketler

acı affetme Affetmek aile akıl Alglamada Anlatm Aramak ARINMA Aroma Astroloji Astrolojik Aynalar Bahar başkaları Bayram beden Beden dili Bedensiz BEREKET beyin Beyinde Beyni Beynin Beyniniz bilgi bilim bilimsel bilinci Bilincine bilinçaltı Bilmek birey Bitkisel bolluk BOLUK Burak cümle çekim dalga damla Davet Deerlerimizin degerli Deniz Depresyonun DERSLER Detoks Dikkat Dilek Disgrafi Disleksi düşünce Egoist egzersiz EGZERSZ ekmek eleştiri. öfke emsimizi enerji Enerjilerinin Epifiz Eruhunuzu evlilik evren fayda FAYDALANMAK FAYDALARI Felsefe fizik fiziksel Fregoli frekans garip GCJoseph Gcyle geçmiş Gelecek geliim gerçek GERDE gerilim Gidecek Gizemli gizli güven güzel harika Hasta hastalık Hastalklar Hayal Hayallerinizin hayat Hayata HAYIRLI Hikaye Hiperaktivite Hipnozu hissederim Holografik Hologram Hoşgörü hoşgörüsüzlük huzur huzurlu Illuminati ilâc ileti İletişim inanç insan insanlar Kabala Kadim kaos Karanlk kavga kelime Kelimeler Klasik korku Korkular KORUMA Korunma Kristaller kuantum Kuantum Fiziği kurallar Kyamet liste LKLERMZ madde Makbul MEKTUP Melek Merak Mevlana Mevlanann Mezar Mftolunun Moloküler mucize Mucizeleri MUTSUZ NAMASTE Nazar Nefret neşe Niyet ODAKLANMA Okuma Okyanus olacaksn olumlama olumlamas olumlu olumsuz para paralel Paranormal Patolojik Peeling Peinden pozitif POZTF Pratik PRATK PROGRAMLAMA Psikoloji psikolojik Quantum Düşünce Rahat RAHATSIZLIIMIZ refah Reformist Romantik ruh Ruhsal sağlık Sanat seniz sevgi sıkıntı sistem Sonsuz sorumsuzluk sorun sorunlar Stres Sufizm suyun şifa şükretme tabiat tedavi Tehlikeli teori Terapi tesadüf toplum Uymasn üzüntü zaman Zarar zeka zellikleri zenginlik zerine zihinsel