Farkındalık seviyelerinin daha farkındalıklı bir boyuta geçebilmesi için önce kişinin kendisini arındırmasını gerektiğine inanıyoruz.Bizler ne duyarsak duyalım ne öğrenirsek öğrenelim yada okuyalım, eğitimini almış olalım fark etmez, bunları hayatımıza adapte etmediğimiz ve uygulamada yapmadığımız zaman hiçbir şekilde verim alınamayacağını biliyoruz..Hayatımızda bir takım değişikliklerin olmayışının nedeninin ilk önce kişinin kendi kendini arındıramamasından olduğunu biliyoruz. Şu dakika itibariyle bir STOP deyin kendinize.. Kaç yaşında olduğunuzun bir önemi yok, o yaş dilimine kadar yaşamış olduğunuz geriye dönük zaman sürecinde yediğiniz içtiğiniz, ruhsal olarak düşündüğünüz her neyse arındırmak için başlayın. Nasıl ki kullandığımız her aracın bir bakımı var, arabaların bile 5.000-10.000 bakımları gelir ve düzenli yaptırır ve yolda kalma riskimizi azaltırız, bedenimiz de bizim aracımız onunda gerekli bakıma ihtiyacı olduğunu unutmuyoruz..Siz arındıkça bedeninizde ruhunuzda arınacak ve farklı şeylerin sizde zuhur ettiğini fark edecek ve farkındalık dereceniz artacaktır. Bu arınmaları hayatınıza dahil ettiğinizden itibaren gün ve haftalar içerisinde kendinizdeki farklılıkları hissedeceksiniz.Arınmalarımızı Günlük arınma – Haftalık arınma – Aylık arınma Olarak 3 şekilde uyguluyoruz.* Güne başlarken kendimizi hazırlıyoruz…* Günün sonunda, gün içinde yaşadıklarımızdan kendimizi reset’liyoruz..Biz buna Günlük Arınma diyoruz.Sabah kalktığınızda özellikle farkındalıkla ilgili bireyler olmak istiyorsanız mutlaka ve mutlaka 07:00-08:00 saatleri arasında işiniz olsun olmasın uyanık olmanız gerekiyor. Aslında eğer yapabiliyorsanız 05:00-07:00 saatleri arasında uyanmak daha etkili.
05:00-07:00 saatleri arasında uyanık olmanın önemi; kalın bağırsağın çalışma saatin bu saat dilimi arasında olmasıdır, kalın bağırsağın maximum enerjiyle çalıştığı zamandır. Sindirim sıkıntısı çeken bir kimsenin bu saatlerde kalkması onun bu saatlerde mutlaka boşaltım yapmasını gerçekleştirir. Onun için bu saatlerde uyanmak ve güne başlamak önemli ve bedenimiz için faydalı.
Bu sebepten 10:00 ve daha sonraki saatlerde uyanan güne başlayan insanlarda sindirim problemleri yaşamaları çok normaldir.08:00 de güne başladığınızı varsayalım..Uyandınız, yataktan kalkar kalkmaz ‘Haydi hemen güne başlıyorum giyiniyorum ve çıkıyorum.’ Yapmadan önce mutlaka bir yatağınızda doğrulun, bir dakika kadar yerinizden kalkmayın. Kendinizi bir dinleyip uzuvlarınız kontrol ediyorsunuz. Kafam yerinde mi? Kollarım bacaklarım? Ruhum ve aklım yerinde mi? Bu kontrolü yapıyorsunuz.
Bir süre yatağınızda oturduktan sonra elinizi avuç içiniz kafanızdaki tepe noktasına gelecek şekilde (Bıngıldak dediğimiz yer) yerleştiriyorsunuz. Saat yönünde 8 kere çeviriyorsunuz sonra saat yönünün tersine de bir 8 kere çeviriyorsunuz. Böylece gece boyunca kafanızda toplanan biriken kanı güzel bir şekilde dağıtmış oluyorsunuz. Bunları yapmanızın sebebi vücudunuzun kendini ayarlama sistemidir. Gece ruh nereye gitti nerelerde gezdi bilmiyoruz, geri döndü geldi bedene, normal dünya ile uyum saylayamayabilirsiniz o anda. Yani uyanır uyanmaz yataktan fırlayarak kalkmanız sizin dengenizi bozabilir, başınızı döndürebilir, tansiyonunuz normalden daha farklı olabilir..Yataktan kalktıktan sonra vücudunuzu 15-20 saniye kadar esnetin, esnekliğinizi hissedin. Öne eğilerek ellerinizi parmak uçlarınızı aşağıya eğebildiğiniz kadar eğin. Esneklik hem vücudunuzu rahatlatacak hem de gün içinde kendinizi daha iyi hissetmenize neden olacaktır. Camınızı açarak mutlaka derin derin nefes alın. Oksijeni içinize çekin. Nefesinizi burnunuzdan alın burnunuzdan verin.
Elinizi yüzünüzü bir güzel yıkamaya gidiyorsunuz ama lütfen bunu sıradan bir el yüz yıkama hareketi gibi yapmıyorsunuz. Önce bir aynadan yüzünüze bakın gözlerinizin içine bakın, içinizden geçirin güne başlamak için buradayım elimi yüzümü yıkıyorum diye an’ da olun. Çeşmenin akışını suyun sesini duyun. Bunlar uzun uzun şeyler değil sadece farkında olarak yapılan ve farkındalığınızı arttıran şeylerdir.
Suyu avuçlarınızın içine alıp güzelce vücudumuzun reflektörü dediğimiz yüzünüzün tüm çemberini yıkıyorsunuz. Gözlerinizi hafifçe ovalayıp göz kenarlarını da yıkayıp bütün organlarınıza ‘Ben uyandım. Güne başlıyorum’ mesajını verirsiniz böylece.
Yüzünüzü yıkadıktan sonra mutfağa gidiyorsunuz, birkaç damla limon sıkarak hazırlayacağınız bir bardak suyunuzu içiyorsunuz. Sonra ikinci bardak sade limonsuz suyunuzu avuçlarınızın arasına alıyorsunuz ve o günü nasıl geçirmek istiyorsanız niyetlerinizi aktardığınız o suyu içiyorsunuz.
Burada suya niyet ederek içmeniz önemli çünkü günün rotasını belirlediğimiz bir çalışmadır.Bunları yaptıktan sonra güne başlamak için hazırlanmış oluyoruz.İşimize, okulumuza gittik yada evimizde günümüzü geçirdik. Gün içinde yaşayacaklarımızı yaşadık ve akşam oldu evimizdeyiz.Ayaklarımızın içine sığabilecek büyüklükteki, dayanabileceğiniz sıcaklıkta içine su doldurduğunuz kabı alıyoruz. Bu kabın içine bir tutam himalaya tuzu yada deniz tuzu dediğimiz iri parçalı tuzdan koyuyoruz. Çok rahat bir şekilde evinizde televizyon izlerken yada kitap okurken, otururken kendinize ayıracağınız kısa bir zaman dilimi için de yapabilirsiniz. Ayaklarımızı bu hazırlamış olduğumuz suyun içinde 15 -30 dakika arasında tutuyoruz. Bu tuzlu su uygulamasını yapmanızın nedeni nötr olmaya ihtiyacınızın olmasıdır. Gün içerisinde yaşamış olduğunuz dengede kalabilmek için vücudumuzdaki fazla elektriğin atılabilmesi için, hırs öfke şiddet ve kıskançlık gibi sürekli etrafımızda dolaşan negatif duygulardan arınmamız için buna ihtiyacımız var.Akşamları yemekten sonra yada yatmadan evvel, mideniz ile alakalı ciddi sıkıntılarınız yoksa mutlaka bir tatlı kaşığı kadar elma sirkesini bir bardak suya karıştırıp içmenizi tavsiye ediyoruz. Yemeği fazla kaçırdığımızda veya tatlı çok yediğimizde vücudumuzun normalde olan PH seviyesi aşağıya düşüyor ve asitik oluyoruz. Bu elma sirkeli su ile PH dengelemiş oluyoruz böylece.Akşam yatağınıza yattığınızda mutlaka kendi niyetlerinizi belirleyin. Bu niyetler kısaca sizin hayatınızda gerçekleşmesini istediğiniz olaylar, hayatınıza dahil etmek istediğiniz kişiler yada her ne var ise aklınızdan geçirdikleriniz ve siparişini verdiklerinizdir.Birde uykuya dalmadan önce gün içerisinde her ne yaptıysak ve yaşadıysak, bizi rahatsız eden bir konu yada kişiler ile alakalı tüm bağımızı kesiyoruz..Kasadan Z raporunuzu da aldığınız için gözünüzü rahatça kapatabilir huzurla uyuyabilirsiniz.Z raporunu almadan uyuduğunuzda, ertesi gün uyanıp güne başladığınızda bir önceki gün hesabını kapatmadığınızdan dolayı ruhunuzda ve bedeninizde ağırlığını ve fazlalığını yaşamaya başlarsınız.Tüm bu uygulanması basit ve pratik hareketler yapmanızı tavsiye ettiğimiz günlük arınmalarınızdır. Bazı düşünceye göre 18.000 Alem, bazı düşünceye göre 18.000 boyut bazı düşünceye göre 18.000 enerji yada başka başka bir şeyler var..
Bu 18.000 alemin içinden sadece bir tanesiyiz insan olarak.Biz nasıl ki bir evrenin bir sistemin içinde yaşıyor ve onun bir parçasıyız, bizim de içimizde yaşayan farklı farklı alemler mevcut.
Bakteriler, mantarlar, virüsler vs. onların yaşam alanları biziz, bizim içimizde bizlerle birlikte yaşıyorlar. Her birinin yaşamını sürdürdüğü standart bir frekansı var içimizde.Düşünce olarak sinirlendiğimizde, üzüldüğümüzde, fazla yemek yediğimizde, içtiğimizde bunun gibi birçok olaylarda, onların frekans derecelerini ya yükseltiyoruz yada aşağıya çekiyoruz. Biz bunları stabil tuttuğumuzda ancak konforlu bir yaşam sağlayabiliyoruz kendimize.Öfke, kıskançlık, hırs, şiddet gibi durumlarda kendimizi arıza dediğimiz duruma bağladığımızda onların yaşam biçimlerinin bizi etkilediğini görüyoruz.
Kimi zaman çok tatlı yiyoruz kimi zaman tuzlu, ekşi yada acı..Peki bunlar durup dururken mi oluyor?Bunların tümü geçirmiş olduğumuz duygu ve düşünce değişikliğinden kaynaklanıyor.
Kimi insanın canı sıkkınken kendini yemek yemeğe vurması gibi, canının aşırı tatlı yada tuzlu istemesi gibi şeyler içerdeki bir takım organizmaların frekanslarının bir aşağı bir yukarı inip çıkmasıyla alakalıdır.Bu arınmaları mutlaka yakın ki dengeyi koruyabilesiniz.
Günlük arınmaları uygulamaya başladınız, hayatınıza dahil ettiniz ve haftada bir gün mutlaka bir A4 büyüklüğündeki bir kağıdın bir tarafına hayattan istediklerinizi kağıdın diğer tarafına da hayatınızdan çıkartmak istediklerinizi yazıyorsunuz.Bizler kendi kendimize itiraf edemediğimiz bir çok şeyden sıkıntı yaşar ve bunları sorun olarak görürüz. İnsanın kendinden başka sıkıntısı yoktur oysa..Haftalık arınmada, eğer günlük arınma içerisinde olan tuzlu suyu her gün yapamıyorsak haftada en az 3 gün yapılmasında fayda var. Belirli bir süreden sonra ayak tabanlarınızın daha farklılaştığını ve suyun renginin nasıl değiştiğini gözlemleyebileceksiniz. Ayak tabanlarımızda bulunan gözeneklerden vücudumuzda biriken toksinleri atmamızı sağlayan ve bizi nötrilize eden bir arınmadır bu tuzlu su.Haftalık arınmamız da ayrıca en az 3 olmak üzere akşamları 22:00- 24:00 saatleri arasında uykuda olmaya özen gösteriyoruz.Bizlerinde sisteminin Anti-Virüs programları bu saatler arasında devreye giriyor ve gün içinde yaşamış olduğumuz olumsuz hareketleri, duygu ve düşünce bozukluklarının yaratmış olduğu sıkıntıları temizlemekte en etkilidir.www.yeniyasamokulu.com sitesinde önerilen video bölümünde bir videomuz var. Normal şartlarda bu egzersizi hafta bir yapmak en faydalısı ama yapamayanlar için hiç değilse ayda bir gün olsun yapmalarının faydalı olacağını düşünüyoruz.Video rusca olduğuna, rusca bilmediğiniz ve anlamadığınıza önem vermeyin, oradaki anlatılanlardan çok egzersiz hareketlerine odaklanın.
Bu hareketleri yapmaya ilk başladığınızda yaklaşık 30-40 dakika gibi sürebilir egzersiziniz. Daha sonraları yaptıkça bu sürenin daha kısaldığını ve kolay yapılabilir sürede egzersizler olduğunu göreceksiniz.Egzersizlerin amacı Hareket = Bereket mantığına dayalı.Vücudunuzun her yerinde, o hareketleri yaparak her yerini çalıştırabilir hale getirip, daha esnek ve sağlıklı bir bedene sahip olup, faydalı etkisini görebilirsiniz.
Yazı http://www.yeniyasamokulu.com/ sitesinden alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder