FACE ÜZERİNDEN GÜZEL BİR SOHBET
Sohbet ettiğim değerli N’nin adını yayınlamadan sohbetimizi bire bir sizlerle de paylaşmak istedim. Önemli bulduğum bir konuda ve keyifli bir sohbet oldu
Blogumda bir kitap önerdim ve kitaptaki bir teknikten çok yüzeysel söz ettim yani detayları vermedim. 2 gün sonra facebook da bu konuda bana gelen ileti ve yazışmalarımız
N: Hocam geri bildirim paylasmak isterim. Dun annemle ayni saatte 48 saatlik bi surec baslattik. Bugun tam ayni saatte annemin istegi sonuc buldu. 24 saat icinde mucize gibi:)) ben de hala olumlama yaparak istegimi destekliyorum. Annemse yeni bi 48 saatlik sureci baslatti. Sevdiklerime de onerdim yaptilar. Verdiginiz ilham icin sonsuz tesekkurler:)))
Ben: Gerçekten istemek, açık olmak ve bırakmak da önemli. Tabi kitapta özel bir niyet çalışması da vermiş bunu da öneririm.
N: Onerin lutfen hocam yaparim hemen:)))
Ben: Kitabı almanı öneririm, aksi halde yazara haksızlık yapmış olabiliriz
N: Su anda koyluk yerdeyim hocam. Saglik olsun.Eğer bir kişi emeğini ücretsiz paylaşmayı seçtiyse sorun yok ama emeğinin karşılığında bir ücret istiyorsa ve biz bu talebi görmezden gelirsek yani vermeden alırsak bu durumda onayladığımız şey hayatımızda sürekli karşımıza çıkar. Yani hayatımıza sürekli bizim hakkımızı yiyen, emeğimize değer vermeyen insanları çekeriz. Bir de karşımızdaki insanla aramızda borç ilişkisi oluşur. Yani her açıdan bu çok çok olumsuz sonuçlar doğurur. Yani iyi niyetle hareket etsek de evrenin yasalarına aykırı hareket ettiğimiz için sonuçlarını yaşar, bedellerini öderiz. Bu nedenle hazır olduğun bilgi sana en doğru zamanda en doğru şekillerde gelecektir diyorum
N: Ben bunu okuyan ablama sormak yerine size sordum hocam… Ablam simdi bana soyler ki! Ben ortada bi borc gormuyorum. İnanc kodum bu sekilde degil. Sizin inanciniza saygi duyuyorum. Sizi cok takdir ediyorum. Sevgiler:)
Ben: Ablandan isteyebilirsin, bir kitabı iki kardeşin bölüşmesinde bende yanlış bir şey görmüyorum. Ancak hem yaptığım işi ve binlerce kişiye bilgi verdiğimi göz önüne alırsak hem inanç hem de prensip noktasında benim durmam gereken bir çizgi var. Bir de inanç kodları evrenin yasalarını etkilemez. Örneğin birisini başkasına kötülük yaparsan başına iyi şeyler geleceği savına tamamen inandırsam bile alacağı sonuç ne ekersen onu biçersin olacaktır. Yasalar her zaman hepimiz için geçerlidir.
N: Benim inanc kodum bu konu – durum icin sizin soylediginiz inancla uyusmuyor. Genelleme yapmadim ki ben! Yasalik bisi degil bence. Abla benden buyuk oldugu icin abla.. Bir de bircok insan aldigi seminer ya da akademik bilgilerini face, twitter gibi sosyal aglarda milyonlarla paylasiyor. Her sektorden diyetisyen, yasam kocu, astrolog, tarihciler, ascilar vs.. Paylasimdan yanayim ve kimin bilgisi ogreniliyorsa o kisinin bilgi ve birikiminin artacagina inanlardanim. Mesela sizin tum sevgiyle paylastiniz bilgilerin size kat kat geri dondugune %100 inaniyorum. Her bakimdan.. Hepimiz kardesiz
Ben: Kişisel yorum – analiz – bilgi paylaşmak başka, kitap içeriği paylaşmak başkadır bence. Bende kişisel bilgilerimi sevgiyle paylaşıyorum yıllardır. Ancak bir yazarın üstelik kitabında telif hakkı olan ve bu işi profesyonel olarak yapan yani bu işten hayatını kazanan bir yazarın kitabındaki bir bölümü buradan yayınlamam doğru olmaz. Eğer konunun özetini yada benim bakış açımı soruyorsan bu etik olarak mümkün olmasına karşın ciddi yoğunluğum nedeniyle bunu da yapamam . Bundan sonra blogumdan beğendiğim kitapları önermeyi düşünüyorum ve her zamanki gibi kendi kişisel düşüncelerimi, yorumlarımı, birikimlerimi de sevgiyle paylaşmaya devam edecegim.
N: Paylasimlarinizi sevgiyle kabul ediyorum. Ancak kutsal kitaplarimizin uzerine kisisel gelisim olarak daha ustun bi kitap oldugunu dusunmuyorum. Kutsal kitaplar kolay! bi sekilde insanin emrindeyken.. Benim ustun gordugum sey sizin de yaptiginiz gibi bilgiyi bol gonullulukle paylasmak. Belki ifade etmek istedigim sey cok detayli bi cerceve ancak ben boylece anlasilmayi seciyorum :)) bazen yazmakla iletisim tam bi felaket olabiliyor.
Ben: Eğer yazar bilgilerini vahiyle almış olsaydı çok haklıydın. Ama bir birikimi elde etmek için senelerce eğitim alıp, bir sürü para harcayıp, pratikler yapıp kendisini geliştirmiş bir insana bu bilgi hepimizin ben bir karşılık görmüyorum dememiz ne kadar doğru olur. Bu şekilde düşünür ve bilgiyi karşılıksız almanın bir yolunu bulursak hayatını kitap yazarak kazanmayı seçen yazar bunun mümkün olmadığını görünce yazarlığı bırakır, başka bir iş yapmaya başlar. Bu durumda biz değerli başka bilgileri ve yazarımız da kendini daha fazla geliştirme fırsatını kaçırmış olur.
Ayrıca para kötü bir şey değildir, para sadece bir enerjidir, bir hizmeti, ürünü yada değerli bir bilgiyi aldığımız zaman sevgiyle vermemiz gereken bir enerjidir. Para insanlara minnetimizi göstermemizin en kolay yoludur ve bu şekilde insanların daha iyi yaşamasını destekleriz. Eğer vermezsek almamız da mümkün olmaz, sevgiyle verirsek akışa izin veririz. Ben sadece yeni yazarları desteklemek için onlarca kitap aldım ve hala bir çoğu okunmak için sırasını bekliyor.
Bir de insanların çoğu bedava elde ettikleri şeylere değer vermezler, en azından bilinçaltlarında durum böyledir. Kişinin bilinçaltı bu değersizdir inancına sahip olursa o bilginin ne kadar fayda vereceği de şüphelidir. Vermeden almanın oluşturacağı dengesizliği ve akışı ne kadar bloke edeceğini ayrıca söylemek gerekli mi bilmiyorum. Ona nasıl olsa başka yerden gelir benden gelmese de olur da diyebiliriz ancak burada sorun karşımızdakinin alması ile ilgili değildir. Sorun bizim vermemiz ile ilgilidir ve vermeyi bilmiyorsak, sürekli almak istiyorsak akışı bloke ederiz. Eğer bir kişi emeğinin, zamanının ve birikiminin karşılığı olarak bir bedel istiyorsa bunu sevgiyle vermek hem onun hayatına hem de bizim hayatımıza bereket getirir.
Bana gelince ben kişisel seçimimle, yıllar içinde edindiğim bilgilerimi sevgiyle paylaşmayı seçiyorum. Ancak bu benim profesyonel işim bu nedenle doğal olarak benim de ücretli çalışmalarım var. Aksi halde bu işi ya hobi olarak yapardım ya da başka bir iş yaptığım için hobi olarak bile yapmaya zaman bulamazdım. Hobi olarak bir işi hakkıyla yapmak ne kadar mümkin olacaktır o da ayrı konu. Yani bir kaç yazı yada bilgi paylaşabilirsiniz ancak günün tamamını bir işe adayıp, elinizden geldiği kadar mükemmel bir şekilde işinizi yapmaya çalışmazsınız, hobi olarak. Gerçekci bir bakış açısıyla zaman-para-emek verdim, bir çok pratik yaptım ve çok değerli bilgiler aldım. Şimdi bu edinimlerimle hem para kazanıyor hem de gerekli gördüklerimi sayfalarımdan paylaşıyorum. Ancak her ikisini de sevgiyle yapıyorum ve karşılığında her durumda sevgi alıyorum. Para akıştır ve bende parayı başka insanlara vererek onlardan mal-hizmet veya bilgi alıyorum. Bu akışı kabul ederek hayatıma daha fazla bereket çekiyorum. Lütfen parayı sevgi ve ışık olarak gör ve eğer bir bilgi senin gelişimine katkı sağlayacaksa ve bu bilgiyi sunan kişi karşılığında bir bedel istiyorsa bunu sevgiyle kabul et. Verirken de ” Sevgiyle veriyorum ve sana bereket getirmesini seçiyorum. Verdiğim para bana katlanarak geri dönecek ve aynı zamanda bu değerli bilgi de bana çok faydalı olacak.” de ki aldığının faydası büyüsün ve verdiğin ikinize de bereket getirsin. Tekrar etmek istiyorum; Para sadece bir enerjidir ve bu enerji akışta bereketlenir, güçlenir, büyür….
Bu sohbetin ihtiyacı olan herkese ulaşmasını seçiyorum..
Sevgilerimle.
Berma Özcan Demir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder